Bilgi merkezleri: Kütüphaneler – Arşivler – Müzeler
İnsanın bilgi ile olan ilişkisi, insanlık tarihinin en renkli, ilgi uyandıran ve uzun soluklu birlikteliklerinden biridir. Daha çok merak ya da öğrenme arzusu ile başlayan bu ilişki, zamanla içinde kuşku, korku, arzu gibi insan olmanın ayrıcalığını ortaya koyan hislerin hemen tamamının yer aldığı sonsuz bir maceraya dönüşmüştür. Akıllı olmaktan deliliğe, gücü elde edebilmekten gücün sembolü olmaya, toplumsal varlığa dönüşmekten bu yaşamın kurallarını belirlemeye, felsefeden inanca, teoriden uygulamaya kadar yaşamın içinde yer alan pek çok unsurun anahtarı olagelen bilgi, tüm bu özellikleri ile –geçmişte olduğu gibi günümüzde de– insan yaşamının vazgeçilmez unsurlarından biridir. Bilgiye bu nitelemeyi kazandıran en önemli unsur, söz konusu bilginin aktarılır olması, başka bir ifade ile belgeye ya da herhangi bir bilgi kaynağına, bilgi materyaline dönüşmesidir. Bilgi kaynağı üzerinden bilgiyi geçmiş-bugün-gelecek örüntüsünün merkezine yerleştiren bu ilişki bir yandan bilgiyi insan için görmezden gelinemez, vazgeçilemez gereksinimler listesine taşırken, diğer yandan da söz konusu bilgi kaynaklarının –bilginin oluşumundan farklı düzeydeki gereksinimleri gidermesine kadar– kontrol edilebilir ve yönetilebilir olmasının önemini ön plana çıkarmıştır. Bilginin hayati öneme sahip bir gereksinim haline gelmesi, söz konusu gereksinimin giderilmesi çabası ile bilgi kaynaklarının ortaya çıkması ve günümüzde çok farklı formatlarda olabilen bu bilgi kaynaklarının artması şeklinde devam eden etki zincirinin bir sonraki halkası ise bilgi merkezleridir. Bir bilginin adeta kimlik bulduğu ve standartlaşmayı da sağlayan bu kimlik üzerinden değer etiketinin yapıldığı yerler olan bilgi merkezleri, bilginin tarihinin –dolayısıyla insanlık tarihinin– en önemli aktörlerinden biridir. Genel olarak, bünyesinde bulundurduğu bilgiyi belirli kurallar ve standartlar çerçevesinde düzenleyen, koruyan, kullandıran ve yarınlara aktarılmasına aracılık eden toplumsal kurumlar şeklinde tanımlanan bilgi merkezlerinin bilginin dünyasına ve bu dünyanın gelişimine (nicel ve nitel) koşut evrimleri vardır. Bilgi ile birlikte büyüyen ve çeşitlenen bilgi merkezini diğer bilgi merkezi türlerinden özgü kılan yan, koleksiyonu, kullanıcısı, hizmet verdiği mekânı ve personel özelliklerinden birinin ya da birkaçının kendisi dışındaki diğer bilgi merkezi türlerinden farklı olmasıdır. Önceleri daha çok koleksiyonuna bağlı olarak kütüphane, arşiv ve müze olarak ayrılan bilgi merkezlerinin, günümüzde artık ayırt edici özellikleri çok daha fazla derinlik kazanmış, genellikle birden fazla unsur üzerinden özgülüğünü yansıtan, hizmet verme sınırları bir yandan genişlerken diğer yandan birbirinin sınırlarına taşan çok daha fazla türü vardır. Bilginin hayatımızdaki öneminin sürekli ivmelenme içinde olması ve özellikle bilişim teknolojilerinin etkisi ile bilgiyi elde etme araçlarının ve ortamlarının çeşitlenmesi dikkate alındığında, bilgi merkezlerindeki çeşitlilik artışı doğal bir seçilim olarak görülebilir. Bilgi merkezlerinin çeşitlenmesi ile birlikte bu merkezlerde derlenen koleksiyon, bu koleksiyonun niteliği, bilgi merkezlerinde mekân anlayışı, bilgi merkezlerinde verilen hizmetler ile kullanıcı profili ve bilgi merkezlerinden beklentileri de çeşitlenmiştir. Yaşanan bu değişimin getirdiği diğer bir çeşitlilik de bu bilgi merkezlerinde görev yapan bilgi profesyonelleri ile ilgilidir. Zira artık her bilgi merkezinde görev yapan bilgi profesyonelinden beklenen hizmet yetenek ve yeterlilikler birbirinden farklı olabilmektedir. Buna bağlı olarak, bilgi merkezleri ile verdikleri hizmetlerin çeşitlenmesinden ilham alan bu değişimin diğer bir anlamı da farklı yetenek ve yeterlilikleri olan bilgi profesyonellerinin her bir bilgi merkezindeki performanslarının farklı olabileceğidir. Bilgi merkezlerinin farklılıklarını bilmek, bilgi profesyonelinin hangi bilgi merkezi türünde görev alması durumunda daha başarılı ve mutlu olacağını öngörme noktasında en önemli kolaylaştırıcılardan biridir. Söz konusu uyum ve uygunluk ise bilgi merkezleri dünyasının tüm paydaşlarının kazanımı anlamına gelecektir. Özenli ve bölüm yazarlarının önemli zaman fedakârlıkları ile ortaya çıkan bu çalışmanın amacı, belirli sınırlılıklar doğrultusunda bilgi merkezi türleri hakkında genel bir bilgilendirme ve bakış açısı ortaya koymaktır. Yakın gelecekte bilgi merkezleri dünyasında üstlenecekleri profesyonel roller ve potansiyelleri dikkate alındığında, kitabın asıl hedef kitlesi ülkemizdeki bilgi ve belge yönetimi bölümleri öğrencileridir. Farklı adlarla da olsa, hemen tüm bölümlerde bilgi merkezi türlerini ele alan derslerin olduğu düşünüldüğünde, hedefe yönelik bu kaygı çok daha anlaşılır olacaktır. 17 farklı yazarın, 20 farklı bilgi merkezi türünün yazım sorumluluğunu üstlendiği çalışmada kütüphane, müze ve arşiv alt türleri, özgün yanlarının da ortaya konulduğu farklı yönleri ile ele alınmıştır. Ulusal kütüphaneden belediye kütüphanesine, müzeden kent müzesine, dijital arşivden ulusal arşive kadar pek çok bilgi merkezi türüne yer verilen kitabın sayfaları, bir biçimde bilgi merkezlerine ilgisi olan her okurun dikkatini çekecek cümlelerle bezelidir. Yazılarını bilimsel bilgi üretmenin yanı sıra, başta bilgi ve belge yönetimi bölümü öğrencileri olmak üzere, bilgi merkezi çalışanları, kullanıcıları ve ilgililerini dikkate alarak kurgulayan ve bilgi bilim alanına çok açılı yeni bir bakış açısı kazandıran yazarlarımıza bir kez daha ayrı ayrı teşekkür ediyoruz, şükranlarımızı sunuyoruz. Bu noktada, kitap fikrini birlikte ortaya koyup olgunlaştırdığımız, adı “yayına hazırlayanlar” arasında olmasa dahi ilk günden itibaren bizimle birlikte olan ve deneyimleri ile bize rehberlik eden, kitaba da iki ayrı yazı ile katkı veren hocamız Prof. Dr. Hasan S. Keseroğlu’na ayrıca teşekkür etmeyi bir borç biliyoruz. Başta alanımızın geleceği öğrencilerimiz olmak üzere, bilgi merkezlerine yaşamlarının bir köşesinde yer veren ya da verme arzusunda olan (bilgi merkezi kullanıcısı, potansiyel kullanıcısı, ilgilisi, gönüllüsü, yöneticisi ve çalışanı) okurlara sağlayacağı katkı ve üstleneceği rehberlik, bu emek yoğun kitabın asıl başarısı olacaktır.