Search

Sait Faik’in bir sözü vardır: “Çiçek ve balık adlarını bilmeyen, hikâye yazamaz.” Buradaki çiçek kavramı, aslında bütün bitkiler için geçerlidir. Bitkilerin hayatımızda ne denli önemli bir yere sahip olduğunu hepimiz biliriz. Bitki adları bir milletin hayal gücünün derinliğini, kıvrak zekâsını, tabiata bakış açısını ve hayatı kavrayış biçimini ortaya koyan dil hazineleridir. Türkçede bitki adlarının önemli bir yeri vardır. Faydaları sayılamayacak kadar çok olan bitkiler, dilimizde sözvarlığı açısından geniş yer tutmaktadır. “Türkiye Türkçesinde Bitki Adları” adlı kitabımızın konusunu, bitki adlarının etimolojik-morfolojik yapısı ve bitkileri adlandırma yolları oluşturmaktadır. Bu çalışmada basit, türemiş ve birleşik yapılı bitki adları anlam ve şekil özelliklerine göre etraflıca incelenmiştir. Bunun yanında, bitki adlarının aldığı yapım ekleri ayrı bir bölüm olarak sunulmuştur. Bu ekler “isimden isim yapma, isimden fiil yapma, fiilden fiil yapma, fiilden isim yapma ekleri” başlıkları altında ele alınmıştır. Yine bu bölümde türemiş bitki adlarının yanı sıra, birleşik bitki adlarının aldığı yapım ekleri de gösterilmiştir. Eserin hazırlanmasına Sözlük kısmından başlanmıştır. Taranan kaynaklarda geçen bitki adları fişlenmiş ve ilk olarak Türkiye Türkçesi Bitki Adları Sözlüğü oluşturulmuştur. Aynı bitki adı için farklı eserlerde geçen çeşitli tanımlar birleştirilmiş ve bunlardan tek bir tanım elde edilmiştir. Sözlük kısmında, tanımların yanı sıra bitki adlarının etimolojik yapısı, Türkiye Türkçesi ağızlarındaki varyantları ve faydalanılan kaynaklar da verilmiştir. Ancak bazı bitki adlarının kaynağı tespit edilemediği için, bunların kökenleriyle ilgili bilgi verilememiştir. Birleşik yapılı bazı bitki adlarının ayrı ya da bitişik yazımı konusunda kaynaklar arasında farklı yazılışlara rastlanmıştır. Bu tür durumlarda söz konusu kelimelerin TDK Türkçe Sözlük’teki yazılışları esas alınmıştır. Türk diline ve kültürüne katkı sağlayacağını düşündüğüm bu eserin Etnobotanik, Ekoloji, Eczacılık gibi alanlarla uğraşan bilim adamları için de faydalı olacağını; bitkiler konusunda hazırlanacak çalışmalara kaynaklık edeceğini umuyorum. Elinizdeki eser, 2007 yılında Prof. Dr. Mustafa ARGUNŞAH’ın danışmanlığında Erciyes Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Türk Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalında doktora tezi olarak savunulmuştur. Kitabı basıma hazırlarken, tezimizi yeniden gözden geçirme ve tespit ettiğim eksiklikleri düzeltme fırsatım oldu. Doktora tezimin savunması esnasında, bir hocamız “tavşanekmeği” bitkisinin tezde yer almadığını tespit etmiş ve bunun nedenini sormuştu. Ben de basılı kaynaklarda bu bitkiye rastlamadığımı söylemiştim. Bu vesile ile “tavşanekmeği” bitkisini de kitabımıza eklemiş olduk.

İyi bir anestezi teknikeri/teknisyeni, uygulamaların temelinde yatan doğru ve kaliteli bir bilgi donanımı ile hareket etmelidir. Bu bağlamda, gerçekleştirilmesi planlanan her müdahalenin hata payı yok denecek kadar az olacaktır. Bu kitapta, alanında uzman anestezi hekimleri tarafından mesleki uygulamalar konusunda bir anestezi tekniker/teknisyenin görev tanımından sorumluluklarına, ameliyat öncesi dikkat edilmesi gereken hususlardan ilaçların hazırlanmasına, ekipmanların tanınmasından temel uygulamalara kadar geniş bir bilgi ve uygulama pratiği ustaca sunulmuştur. Kitabın içeriği tamamıyla anestezi tekniker/teknisyen eğitiminin müfredatına uygun olarak planlanmıştır. Kitapta, basit bilgiler vermekten ziyade daha bilinçli ve donanımlı bir anestezi tekniker/teknisyen kimliği oluşturmak hedeflenmiştir. Bu kitabın bir diğer özelliği ise bölüm içerisinde önem arz eden hususların ve dikkat edilmesi gereken noktaların kutucuklar içerisinde özenle sunulmuş olmasıdır. Teorik bilgilere ilave olarak pratik beklentileri de karşılayacak olan bu kitap, anestezi alanında hem eğitim döneminde hem de eğitim sonrası meslek hayatında başvurulacak temel başucu kitabı olma niteliği taşımaktadır.

Diş Hekimliğinde Güncel Çalışmalar Metodoloji, Araştırma ve Uygulama, Livre de Lyon

Dil gelişimi kişinin okuma, dinleme, yazma ve konuşma becerilerini kapsamaktadır. Dil öğretiminin amacı, kişilerin dil becerilerinin gelişmesini sağlayarak aralarındaki iletişim olanağını arttırmaktır. Türkçe Dersi Öğretim Programı; öğrencilerin hayat boyu kullanabilecekleri dinleme/izleme, konuşma, okuma ve yazma ile ilgili dil becerilerini ve zihinsel becerileri kazanmalarını, bu becerileri kullanarak kendilerini bireysel ve sosyal yönden geliştirmelerini, etkili iletişim kurmalarını, Türkçe sevgisiyle, istek duyarak okuma ve yazma alışkanlığı edinmelerini hedeflemektedir. Türkçe eğitimi üzerine yapılan araştırmalardan oluşan bu kitapta, temel dil becerilerinin kazandırılmasına ve geliştirilmesine yönelik çalışmalar yer almaktadır.

“Haksız yere esaret hayatı yaşamak zorunda masum ve mağdur insanların başlarından geçenleri hayalen ortaya koyan, yaşanmışlıkları küçük bir karıncanın gözlemleri ile anlatan ve adına da “Karıncaezmezler” denilen bu eser, mazlumlara yapılan haksızlıkları ve esaret hayatındaki gerçekliği ortaya koymayı amaç edinmektedir. Eserde anlatılanlar sadece bir yerde olan olaylar değil, ülkenin dört bir yanındaki hapishanelerde esir edilmiş masumların yaşadıkları vakaların bütünüdür. Eserde bahsi geçen cezaevi ve isimler ise kurgudan ibarettir. Haksızlıklara karşı metanetle göğüslerini geren Hak erlerinin yaşadıklarının konu edildiği bu eser, ağır cezaevi şartlarında toplam on sekiz gün gibi kısa bir sürede yazılmıştır. Kitapta yer alan resimler ise bir koğuş arkadaşım tarafından çizilmiştir.

19. yüzyılda Türkçenin dil bilgisi konularını ele alan pek çok eser yazılmıştır. Bu dönemde dil bilgisi konularında eser veren müelliflerden biri de Manastırlı Mehmed Rifat’tır. Mehmed Rifat’ın, yazılış tarihi itibarıyla kaleme aldığı ilk dil bilgisi kitabı da çalışmamıza konu olan Külliyât-ı Kavâid-i Osmâniye’dir. Mehmed Rifat, daha sonra kaleme aldığı dil bilgisi ve edebiyat bilgilerini içeren eserlerinin aksine, bu eserinde dil bilgisi konuları ile edebiyat bilgisi ile ilgili konuları bir bütün olarak tek bir eserde işlemiştir. Külliyât-ı Kavâid-i Osmâniye’nin birinci ve ikinci kitabında dil bilgisi konuları, üçüncü ve dördüncü kitabında ise edebiyat ile ilgili konular ele alınmıştır. Manastırlı Mehmed Rifat, eserin giriş bölümünde genel olarak Osmanlıcanın yapısından bahsederken son yirmi yıl içerisinde dil ve edebiyat sahasında yazılmış eserlerden söz etmiştir. Eserin “birinci kitâb” adı verilen birinci bölümünde Osmanlıcanın ses ve kelime bilgisi hakkında bilgiler verilmiştir. Harfler, harekeler, harflerin birleşme şekilleri ile isim, fiil ve edatlar ile ilgili örnekler eşliğinde açıklamalar bulunmaktadır. İkinci kitap ise dil bilgisi konularından olan nahiv, yani söz dizimine ayrılmıştır. İlk kitapta dil bilgisi konuları ele alındıktan sonra edebiyat kurallarından olan “belagat” konularının ele alındığı “üçüncü kitâb” gelir. “Belâgât-ı Osmâniye” adı verilen bu bölüm “fesâhat, ma’ânî, beyân ve bedî” konularının ele alındığı dört bölümden oluşturulmuştur. Eserin dördüncü kitabı ise “nazım ve nesir” adını taşımaktadır. Bu bölümde de Mehmed Rifat Osmanlı şiiri ve düzyazısı ile ilgili kuralları örneklerle açıklamıştır. Yazar bu bölümde ayrıca, sözlü anlatım olan hitabet kurallarını da ele almıştır.

Sosyal ve Beşeri Bilimler Modern Değerlendirmeler ve Araştırmalar

Güncel Sosyal ve Beşerî Bilimler Araştırmaları Kavramlar, Araştırmalar ve Uygulama

Türkçe öğretiminin amacı; öğrencilerin hayat boyu kullanabilecekleri dinleme/izleme, konuşma, okuma ve yazma ile ilgili dil becerilerini ve zihinsel becerileri kazanmalarını, bu becerileri kullanarak kendilerini bireysel ve sosyal yönden geliştirmelerini, etkili iletişim kurmalarını, Türkçe sevgisiyle, istek duyarak okuma ve yazma alışkanlığı edinmelerini sağlamaktır. Türkçe Eğitimi Araştırmaları serinin altıncı cildini oluşturan bu kitapta, Türkçe dersinde temel dil becerilerinin kazandırılmasına ve geliştirilmesine yönelik çalışmalar yer almaktadır.